Gereksiz öğeleri kaldırmak ve öneriler eklemek işe alım uzmanlarının ilgisini çekebilir
Kariyerinizi ve başarılarınızı tanıtmak söz konusu olduğunda LinkedIn’i gözardı etmek zordur. İş dünyası profesyonelleri için vazgeçilmez bir sosyal medya platformu olan LinkedIn, ağınızı oluşturmanıza, deneyim ve uzmanlığınızı sergilemenize ve yeni bir iş bulmanıza yardımcı olabilir. Şirketin araştırmasına göre, yakın zamanda iş değiştiren her 4 kişiden 3’ünden fazlası kararlarını şekillendirmek için LinkedIn’i kullandı.
Peki güçlü bir profili ne oluşturur? LinkedIn uzmanlarının verdiği bu ipuçları, profilinizin öne çıkmasına yardımcı olabilir.
1. Harika bir ilk izlenim yaratın
İnsanlara profilinizin en önemli kısmını sorduğunuzda bazıları başlığa, bazıları ise fotoğraf diyecektir. Ancak LinkedIn uzmanı ve LinkedIn for Personal Branding: The Ultimate Guide kitabının yazarı olan Sandra Long, “tanıtım kartı” olarak da adlandırılan “ilk izlenim” bölümünün tamamının en önemli alan olduğunu söylüyor. Bu bölüm adınız ve mesleğiniz gibi öğeleri içermekle birlikte, Sandra Long şu öğelere özellikle dikkat etmenizi öneriyor:
- Kapak Fotoğrafı: Sandra Long, profilin en üstünde yer alan ve genellikle gözden kaçan bir bölüm olduğunu söylüyor. Fotoğraf olmadan bu bölüm gri tonlarında bir grafikten ibarettir ve sıkıcı görünmesine neden olabilir. Bu bölümü, iş alanınızı veya ilgi alanlarınızı gösteren bir fotoğraf eklemek için kullanın. İş yerinizi (işiniz izin veriyorsa), uygun hobilerinizi veya insanlara kim olduğunuz hakkında fikir verecek başka bir şeyi bu alanda gösterin.
- Profil Fotoğrafı: On yıl veya daha öncesinden bir fotoğrafınızı görmek size cazip gelebilir. Ancak Sandra Long, fotoğrafınızın güncel olmasının önemli olduğunu söylüyor. “20 yıl geçtiyse kilomuz değişir, saçımız değişir, gözlüklerimiz değişir, değil mi?” diyor. İşe alım yöneticilerinin ve işe alım uzmanlarının onlarla karşılaştığınızda sizi tanımalarını istersiniz. Yaş önyargısı konusunda endişeleriniz olsa da, fotoğraflı profiller işe alım uzmanlarının daha çok ilgisini çeker. Genellikle omuzlardan yukarı doğru çekilmiş bir baş fotoğrafı en iyi sonucu verir. Sandra Long, profesyonel bir çekim kullanabiliyorsanız, bunun da iyi bir fikir olduğunu söylüyor.
- Başlık: Adınızın hemen altında, ne yaptığınızı veya LinkedIn’de neyi başarmak istediğinizi açıklamak için 220 karakterlik bir başlığınız vardır. LinkedIn Talent Blog‘da başlıklara yaklaşmanın farklı yollarına ilişkin bazı iyi örnekler bulunmaktadır.
2. Özetinizi akıllıca hazırlayın
Kariyer koçu ve LinkedIn danışmanı Debra Boggs, LinkedIn özetinizin, işe alım uzmanlarının aramalarda sizi bulmalarına yardımcı olmak için kullandığı formülde büyük bir ağırlığa sahip olduğunu, bu nedenle görünürlüğünüzü artırmak için iyi bir fırsat olduğunu söylüyor. Deneyiminizi, becerilerinizi ve doğru iş adayı veya profesyonel kişi olmanızın diğer nedenlerini sergilemek için yaklaşık 2000 karakteriniz var. Boggs, daha ilgi çekici görünmek için girişi üçüncü şahıs değil birinci şahıs bakış açısıyla yazmayı vurguluyor. Aradığınız fırsatlarla eşleşen anahtar kelimeler kullanın. Ve biraz kişisel hava katan her şeyin önemli olduğu söylüyor. Profilinizin mobil cihazlarda okunmasını kolaylaştırmak için kısa cümleler ve özlü paragraflar kullanın.
Yönetici özgeçmişi yazarı ve LinkedIn uzmanı Donna Svei, bu bölümde işinizle ilgili olağanüstü referansları ve alıntıları vurgulamanızı da öneriyor. “Okuyucunun bunları bulmak için profilinizin en altına inmesine güvenmeyin.” diyor.
3. Gereksiz alanları kaldırın
Kariyeriniz geliştikçe, eğitiminizi ve deneyiminizi gösteren çeşitli LinkedIn girişleri de gelişir. How to Write a Killer LinkedIn Profile kitabının yazarı, yönetici özgeçmişi yazarı ve danışmanı Brenda Bernstein, bu bölümü zaman zaman gözden geçirmenin iyi bir fikir olduğunu söylüyor. Yaş önyargısının iş fırsatlarınızı etkilemesinden endişe ediyorsanız, Bernstein eski girişleri ve eğitimle ilgili tarihlerin kaldırılmasını öneriyor.
“Çoğu zaman kariyerlerinde 25 yılı geride bırakmış insanlarla çalışıyorum ama hala deneyimleri arasında stajları yer alıyor. Bu artık gerekli değil. Biz gerçekten şu anda nerede olduğunuza ve nereye gittiğinize odaklanıyoruz.” diye ekliyor Boggs.
4. Çalışma tarihlerinizin özgeçmişinizle eşleştiğinden emin olun
Boggs, işe alım uzmanlarının algısını kötü etkilememek için özgeçmişinizin ve LinkedIn profilinizin aynı çalışma tarihlerini yansıtmasının önemli olduğunu söylüyor, bu nedenle her bir belgeyi güncellerken tarihlerin eşleştiğinden emin olun.
5. Becerilerinizi vurgulayın – özellikle teknoloji yeteneklerinizi
İlgili becerilerinizi profilinizin Beceriler bölümünün yanı sıra özetinize ve iş tanımlarınıza da ekleyerek profilinize dahil edin. Boggs, bunun olgun çalışanlar ve teknoloji hakkındaki klişeleri yıkmaya yardımcı olabileceğini söylüyor. Teknoloji o kadar hızlı değişiyor ki, işe alım yöneticileri işverenlerin ihtiyaç duyduğu becerilere sahip olmadığınızı varsayabiliyor. “Ve çoğu zaman bu doğru değildir.” Çeşitli işlerde kullandığınız teknolojiyi detaylandırın. Ayrıca ilgili uygulama veya platformlarda herhangi bir ders aldıysanız veya eğitim aldıysanız, bunları Kurslar veya Sertifikalar bölümlerinize ekleyin.
6. Liderlik yeteneğinizi gösterin
Long, kendi sektör odaklı yorumlarınız da dahil olmak üzere sektörünüzdeki haberleri paylaşarak ve etkinlik bölümünde yorum yaparak işe alım uzmanlarına ve potansiyel işverenlere deneyiminiz ve düşünce liderliğiniz hakkında bilgi verebileceğinizi söylüyor. Yazdığınız veya ilginç bulduğunuz makaleleri, oluşturduğunuz bir PowerPoint sunumunu veya diğer ilgili medyaları yayınlayarak bilgili ve ileri görüşlü olduğunuzu gösterin. Sık güncellenen bir etkinlik bölümü, çeşitli konularla ilgilendiğinizi ve bunlar hakkında düşündüğünüzü gösterir. Bu bölümü iyi haberlerinizi, terfilerinizi ve başarılarınızı paylaşmak için de kullanabilirsiniz.
Başkalarıyla beğeni ve yorum şeklindeki etkileşimleriniz de kişilerinizin akışlarında görünebilir. İş arkadaşlarınız ve bağlantılarınızla bu şekilde etkileşime geçerek ağınızı da güçlendirebilirsiniz.
7. Etkiye odaklanın
Svei, profiliniz boyunca genel deneyiminizin yanı sıra yarattığınız etkiyi de vurgulamanızı öneriyor. “Okuyucunuzun, siz ortaya çıktığınızda gelirin yüzde X arttığını, giderlerin yüzde X azaldığını ve müşteri memnuniyeti puanlarının yüzde X yükseldiğini anladığından emin olun” diyor. Bu, iş üzerinde olumlu bir etkisi olacak dinamik bir katılımcı olduğunuzu pekiştirir.
Bir süredir profilinizde bir tavsiye almadıysanız, işe alım uzmanları bunu pek hoş karşılamaz. Bernstein, tavsiyeleri güncel tutmak için tavsiyeler vermenizi ve talep etmenizi öneriyor. İş yerinde büyük bir projeyi başarıyla tamamladıysanız, ekibinizden birinden profilinizde bundan bahsetmesini istemekten çekinmeyin.
LinkedIn profilinizi bu kilit alanlara odaklanarak güncellemek, onu daha çekici ve günümüz iş piyasasıyla daha alakalı hale getirebilir. Hedeflerinize ulaşmanıza yardımcı olacak tüm beceri ve deneyimleri yakaladığınızdan emin olmak için profilinizi periyodik olarak gözden geçirmek ve yeni bilgilerle değiştirmek iyi bir fikirdir.
Kaynak : https://www.aarp.org/